WebOgrafya | Webin Coğrafyası.
Bir Aşk Hikayesi.. Uyeoll10
Sitemizi Firefox İnternet Tarayıcısıyla Daha İyi Görebilirsiniz.
Mozilla Firefox 3.6 Download
Sitemizden Yararlanmak İçin Üye Olun Yada Giriş Yapın.
WebOgrafya | Webin Coğrafyası.
Bir Aşk Hikayesi.. Uyeoll10
Sitemizi Firefox İnternet Tarayıcısıyla Daha İyi Görebilirsiniz.
Mozilla Firefox 3.6 Download
Sitemizden Yararlanmak İçin Üye Olun Yada Giriş Yapın.
WebOgrafya | Webin Coğrafyası.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
WebOgrafya | Webin Coğrafyası.

Türkiye'nin Paylaşımcı Forumu
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap


 

 Bir Aşk Hikayesi..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Da®kAngéLs
Felix F. | Bendeki Sen
Felix F. | Bendeki Sen
Da®kAngéLs


Mesaj Sayısı : 1302
Tecrübe Puanı : 3627
Kayıt tarihi : 05/01/10
Yaş : 30
Nerden : Geldim Ben Buraya?
Ruh Hali : Bir Aşk Hikayesi.. Saldir10
Reklam : Bir Aşk Hikayesi.. 2usehia

Bir Aşk Hikayesi.. Empty
MesajKonu: Bir Aşk Hikayesi..   Bir Aşk Hikayesi.. EmptyPaz Mart 14, 2010 2:10 pm

Kalbimin hiç tanımadığı duyguları daha yeni yeni hissetmeye başladığı
dönemlerdi,çevremde bir sürü erkek ve kız arkadaşlarım vardı,ama bi
gariplik vardı,mutlu değildim sanki aradığım başka birşeydi,her akşam
eve gelir odama çekilir ağlardım,noluyordu bana anlayamıyordum,birgün
yine arkadaşlarla beraberdim,beraberdim derken nasıl bi beraberlik,onlar
bi araya toplanır gülüp eğlenirlerken bense bi kenara çekilip içimdeki
fırtınaları dinliyordum her zamanki gibi,artık arkadaşlarımda alışmıştı
bu durumuma,yanıma gelip oturduğunu hiç farketmemişim,taki sanki çok
derinlerden gelen bi SELAM sesini duyana kadar,selam dedim bende,neden
yalnız oturuyosun dedi,bilmiyorum dedim,kimse seni anlamıyor,hatta
kendin bile kendini anlamıyorsun değilmi dedi,evet dedim,bende bu yüzden
yanına geldim zaten dedi,bende aynı durumdayım,seni arkadaşlarından
ayrı derin düşüncelere dalmış görünce işte benim gibi biri daha dedim,

ve ilk defa onun yüzüne baktım,o anda kalbim durdu sanki,donup
kalmıştım,ne zaman ayrıldık eve nasıl geldim bilmiyorum,o gün sürekli
onu düşündüm,sanki aradığım şey buydu hissedebiliyordum bunu,
o günden sonra hergün buluşmaya başladık,evleri iki mahalle kadar
uzaktaydı,bizim mahallede akrabaları vardı,ilk tanıştığımız gün onlara
gelmişler,böylece aylar geçti,artık ailelerimizde biliyordu,ya ben
onlara gidiyordum yada o bize geliyordu,yani her günümüzü birlikte
geçiriyorduk,

ama ikimizinde anlayamadığı birşeyler vardı,birbirimizi çok
seviyorduk,görmeden yapamıyorduk,arkadaşlık değildi bu,çünki diğer
arkadaşlarımızıda seviyorduk,bu çok farklı bişeydi,kimseyede
soramıyorduk,nasıl soralımki,biz bile bilmiyorduk ne olduğunu,bu çok
yoğun duyguların etkisiyle bazen mutluluktan bulutlara kadar
çıkıyorduk,bazende o küçücük kalplerimize sığdıramadığımız ve bi türlü
anlamadığımız hisler dünyasında sebepsiz yere ağlıyor gözyaşlarımızı
birbirimize hediye ediyorduk,,belki size saçma gelicek ama birbirimizi
ilk gördüğümüz günü anlatmıştım,ondan sonraki ilk buluşmamızda biraz
konuştuktan sonra bi ara gözgöze gelmiştik,ve daha ne olduğunu anlamadan
ikimizde sebepsiz yere birden ağlamaya başlamıştık,hemde ne ağlama
sanki hiç bitmeyecek gibiydi göz yaşlarımız,işte o günden sonra bir daha
biribirimizin yüzüne uzun süre bakamadık,hatta çoğu zaman sırtlarımız
birbirimize dönük otururduk,bi gören olsa bize gülerdi heralde,ama
elimizde değildiki bakamıyorduk işte,
ama ne olursa olsun çok mutluyduk,artık ne güneşin doğuşunun,ne
çiçeklerin kokusunun,nede kuşların aşk şarkılarının farkındaydık,biz
birbirimizde kaybolmuştuk,taki bi akşam bizim evin zili uzun uzun çalana
kadar,kapıyı annem açtı,gelen onun teyzesinin kızıydı,anneme bişeyler
söyledi,annemde hemen babamla bişiyler konuşup,banada sen evden ayrılma
biz hemen geliyoruz diyerek aceleyle çıktılar,bende hemen arkalarından
çıktım,hava kararmıştı,beni görmesinler diye onları uzaktan takip
ettim,biraz gittikten sonra bizim evin biraz ilerisinde bi market
vardı,orada bi kalabalık gördüm,oraya gidiyorlardı,biraz daha yaklaşınca
babam koşmaya başladı,yerde yatan biri vardı,bende biraz daha
yaklaştım,babam yerde yatan kişiyi kucağına almıştı,bikaç adım daha
yaklaştım ve kalbime binlerce ok birden saplandı sanki,yerde yatan benim
meleğimdi,oda beni gördü,eliyle bana gelme diye işaret yaptı,ve bana
bişeyler söylemek için ağzını açtığında,ağzından kan boşaldığını
gördüm,yanına gittim,o güzel başını babamın kucağından kendi kucağıma
aldım,hafifçe gülümsedi ve bak dedi napmışsın yeni gömleğine,onun kanına
bulanmış gömleğimi göstererek,iki hafta önce doğum günümde o almıştı,ve
birden başını karanlıkta benim seçemediğim kazanın olduğu bi yere
çevirip tüh yaa dedi,ne demek istediğini anlamamıştım,başını tekrar
çevirdiğimde ölmüştü,ondan sonrasını hatırlamıyorum,gözümü evde
açtım,orada bayılmışım,beni doktora götürmüşler sakinleştirici filan
yapmışlar,uzun süre baygın halde yatmışım,

kendime gelir gelmez ağlamaya başladım,kimse müdahale etmedi,doktor
ağlarsa müdahale etmeyin demiş,tekrar kendimden geçene kadar
ağlamışım,ondan sonraki günlerde gözyaşım hiç dinmedi,aradan iki ay
filan geçmişti,birgün anneme onlara gitmek istediğimi söyledim,annem
önce kabul etmedi ama yalvarmalarıma dayanamayıp bi şartla kabul
etti,gideriz ama orada ağlayıp annesini üzmeyeceğine söz verirsen
dedi,bende söz verdim ve gittik,bi süre oturduk ama ben kendimi zor
tutuyordum ağlamamak için,bak oğlum dedi annesi,biribirinizi ne kadar
çok sevdiğinizi hepimiz biliyoruz,ne kadar üzüldüğünüde biliyorum ama
senden bir ricam var dedi,kızım son nefesini senin kucağında vermiş,bana
son anlarını anlatmanı istiyorum dedi,şaşırdım,nasıl
anlatabilirdimki,anneme baktım boynunu büktü,bende onu üzmeyecek şekilde
anlattım,ama bi ara karanlıkta bi yere bakıp tüh yaa dediğini
anlamadığımı söyleyince,annesi bana sarılıp öyle bi ağlamaya
başladıki,bende zaten zor tutuyordum kendimi,ikimizde uzun süre ağladık,
biraz sakinleştikten sonra,artık bu dünyada yaşamam için hiç bir sebebin
kalmadığına karar vermeme sebep olan şeyi anlattı,

ogün annesi evlerinde benim çok sevdiğim bir yemeği yapmış,anne demiş bu
yemeği ayhan çok sever,bizim yiyeceğimiz kadarını ver ben ayhanlara
gidip onunla beraber yiyeceğim demiş,anneside yalnız göndermemek için
yakınlarında oturan teyzesinin kızıyla bize göndermiş,yolda gelirlerken
teyzesinin kızı,sen biraz bekle bende marketten içecek birşeyler alayım
demiş,kaldırımda beklerken bi araba vurup kaçmış,bize yakın oldukları
için teyzesinin kızı hemen bize haber vermeye gelmiş o akşam,ve o
karanlığa bakıpta tüh yaa dediği şeyde,bana getirdiği yemeklerin
dökülmüş olmasına üzüldüğü içinmiş,son anlarını yaşayan birisinin
canından daha çok bana getirdiği yemeklerin dökülmüş olmasına üzülecek
kadar seven bir kalp varmıdır daha şu lanet dünyada,başkasını
sevebilirmiyim artık,aşık olabilirmiyim başkasına,tahammül edebilirmiyim
artık saçma sapan şeylerin adını aşk koymalarına,bizim yaşadıklarımız
bilemesekte gerçek aşktı,bunu şimdi biliyorum, ama o bilmiyor,birgün
birbirimize bir söz vermiştik,hangimiz önce ölürsek diğerimizi cennetin
kapısında bekleyecekti,şimdi bende bilmeden yaşadığımız o tarif edilmez
duygunun gerçek aşk olduğunu,o aşkı sonsuza kadar yaşayacağımız cennetin
kapısında beni bekleyen meleğime anlatmak için,gelmesi için hergün
yalvarıp dua ettiğim beni ona kavuşturacak kişiyi bekliyorum,Azraili

O Öldükten Sonra

bu gün hafta sonu,aşkımla buluşacağız,en güzel elbiselerimi
giymeliyim,hangi gömleği giysem acaba,yanakları gibi kırmızı olanımı
yoksa gözleri gibi kapkara olanımı,yada kazanın olduğu gün kanıyla
üzerine çiçekler yaptığı gömleğimi,ne kazası ne kanı yaa nerden çıktı
şimdi offf,ben en iyisi son buluşmamızda başını omuzuma koyduğu o kokan
gömleği giyeyim,evet evet bu daha iyi,anne ben çıkıyorum,onamı,
tabiki anne yaa,her hafta sonu kiminle buluşurum ben,iyide neden
ağlıyosunki,şimdi gidip annesindende izin almalıyım,günaydın müsade
ederseniz kızınızla gezicez biraz,tabi oğlum,ona iyi bak olurmu,bak buda
ağlıyor,noluyo bunlara anlamıyorum,koşar adımlarla gidiyorum aşkıma,bu
yolda ne kadar uzun,her zamanki gibi bekçi amca karşılıyo beni,hoşgeldin
oğlum,oda seni bekliyodu,biliyorum,günaydın aşkım ben geldim,bak hala
yatıyo,hemde bembeyaz gelinliğiyle,yanaklarına küçük bir öpücük kondurup
uyandırıyorum onu,her zamanki gibi toprak kokuyor meleğim,
uzatıyor kollarını yattığı yerden,tutuyorum ellerinden,tüy kadar
hafif,ne kadarda güzel meleğim benim,hoşçakal bekçi amca,bak koskoca
adamda ağlıyo,iyi eğlenin olurmu diyor kirli sakallarından süzülen
yaşları silerek,
onun en sevdiği yerleri geziyoruz elele,allahım onunla olunca o kadar
mutluyumki,bi ara yine gözgöze geliyoruz,bakmamalıydık,yine ağlıycaz,ne
kadar ağladığımızı akşam ezanını duyunca anlıyorum,işte bu günde
bitti,gitmeliyiz,bekçi amca kızar sonra,hoşgeldiniz iyi eğlendinizmi
bari,neler yaptınız bakalım,ağladık akşama kadar,her zamanki gibi
ha,evet,hadi meleğim sen şimdi yat,ben haftaya yine gelirim,,birgün
diyorum,birgün bende bembeyaz damatlıklarımı giyip geleceğim
yanına,kapkara gözlerini açarak yalvarırcasına,çabuk gel olurmu
diyor,yakında meleğim çok yakında,biliyorum şimdi iyi geceler öpücüğüm
olmadan uyuyamaz bi tanem,yanaklarına bi öpücük konduruyorum,yine o
toprak kokusu,geldim anne,hoşgeldin oğlum,öldür beni anne ben de toprak
kokmak istiyorum.

-Alıntı-
















Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://webografya.forum.st
 
Bir Aşk Hikayesi..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Komedyshow | Bünyamin Button'ın Absürd Hikayesi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
WebOgrafya | Webin Coğrafyası. :: Aşk / Sevgi / Şarkı Sözleri / :: Aşk Hikayeleri-
Buraya geçin: